DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN
Kemal ISTEKTÜM YAZILARI

Mahmut Arslan’ın Öncülüğünde Mersin Sanayisi Yeni Bir Döneme Giriyor

Yayınlanma Tarihi : Google News
Mahmut Arslan’ın Öncülüğünde Mersin Sanayisi Yeni Bir Döneme Giriyor

Mersin’in sanayileşme yolculuğu uzun yıllardır devam ediyor. Tarım, lojistik ve ticaretin yanı sıra, sanayi üretiminde de ciddi bir potansiyele sahip olan bu şehir, artık bağımsız bir sanayi odasını hak ediyor mu? İş dünyasının saygın isimlerinden Mahmut Arslan’ın öncülüğünde yürütülen Mersin Sanayi Odası (MSO) girişimi, sanayicilerin yıllardır dile getirdiği bir ihtiyaca yanıt vermeye hazırlanıyor.
Sanayinin Gücünü Ortaya Çıkarmak
Sanayi odaları, bulundukları şehirlerin ekonomik dinamizmini artıran, sanayicilere özel çözümler sunan ve sektörün önünü açan kuruluşlardır. Türkiye’de sanayi odası bulunan şehirlerin ekonomik büyüme performanslarına bakıldığında, bu yapıların yatırım çekme, ihracatı artırma ve sanayi politikalarının belirlenmesinde kritik rol oynadığı görülüyor. Gaziantep, Konya ve İzmir gibi kentler, sanayi odalarının sağladığı desteklerle rekabet gücünü artırarak önemli atılımlar yaptı.
Mahmut Arslan, sadece başarılı bir iş insanı olmakla kalmayıp, sanayicilerin ortak çıkarlarını koruyan bir yapının oluşması için de büyük bir özveriyle çalışıyor. Onun öncülüğünde Mersin Sanayi Odası’nın kurulması, şehrin sanayi üretiminde hak ettiği noktaya ulaşmasını sağlayacak önemli bir adım olacak.

Mersin Neden Kendi Sanayi Odasına İhtiyaç Duyuyor?

Öncelikle, Mersin’in sahip olduğu avantajlara bir bakalım. Türkiye’nin en büyük limanlarından birine ev sahipliği yapan şehir, lojistik merkezi olmasının yanı sıra güçlü bir üretim altyapısına da sahip. Ancak sanayicilerin ihtiyaçları ve talepleri, çoğu zaman ticaretin ön planda olduğu mevcut yapılar içinde yeterince karşılanamıyor. Mahmut Arslan’ın da vurguladığı gibi, sanayi odasının varlığı, sanayicilerin seslerini daha güçlü duyurmasını ve sektörlerine özgü desteklerden daha etkin yararlanmasını sağlayacak.

Bir sanayi odasının getireceği kazanımlar ise saymakla bitmez. Yeşil dönüşüm, karbon vergileri ve sürdürülebilirlik gibi kavramların küresel ölçekte belirleyici olduğu bir dönemde, Mersin Sanayi Odası sanayicilere rehberlik edebilir. Dijitalleşme ve ihracat destekleriyle rekabet avantajı sağlanabilir, sanayicilerin uluslararası pazarlarda daha güçlü yer edinmesi teşvik edilebilir.

MTSO ile MSO Rekabet Değil, İş Birliği İçinde Olmalı

Bu noktada önemli bir soru gündeme geliyor: MSO, mevcut Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ile nasıl bir denge kuracak? Mahmut Arslan’ın da altını çizdiği gibi, iki oda birbiriyle rekabet etmek yerine birbirini tamamlayan yapılar olarak çalışabilir. MTSO ticaret erbaplarına odaklanırken, MSO sanayicilere özgü politikalar üreterek Mersin’in üretim üssü olma hedefine katkı sunabilir.

Sanayiciler İçin Yeni Bir Dönem Başlıyor

Mersin iş dünyası için büyük bir dönemeçte. Eğer doğru adımlar atılır, birlik ve beraberlik içinde hareket edilirse, Mersin Sanayi Odası yalnızca bir oda değil, şehrin geleceğini şekillendiren bir güç merkezi olabilir. Şimdi kritik soru şu: Mersin, bu fırsatı değerlendirecek mi?